SAĞLIK
KABIZLIK Bir bağırsak problemi olmasının ötesinde bir hastalık olarak algılanması gereken kabızlık; hemoroid (basur), fissür (makat çatlağı) ve fistül gibi rahatsızlıkların en önemli sebeplerinden birisi de dışkılamada yaşanan zorluk ve makatta buna bağlı olarak oluşan ve gelişen zorlanmadır. Ikınma şiddeti ne kadar fazlaysa vereceği hasar da o kadar fazla olacaktır. Ayrıca kalın bağırsaktaki posanın düzenli olarak tahliye edilememesi kalın bağırsak mukozasında tahrişe ve hasara yol açacak, toksik etkinin fazlalaşmasına sebep olacak, kronik hale gelmiş kabızlığın rotası ise bağırsak kanserine kadar gidecektir. Kabızlığa çare olabilecek çözümler, doğal yöntemler ve çözümler yok değildir. Kabızlık çok geniş bir zamana yayılmamışsa, hayatı etkileyecek hale gelmediyse, başka sağlık sorunlarına sebep olmaya başlamadıysa, kabızlığa doğal çözüm olarak nitelenebilecek maddeler sorunu kolaylaştırabilir. Kabızlığa Çözüm Önerileri Hekimler her insanın tuvalet ihtiyaç sıklığının değişkenlik gösterebildiğini, bu sebeple her gün düzenli olarak tuvalete gitmemenin illaki kabızlık problemi yaşandığına delalet olmadığını belirtiyor. Ama haftada üç kereden az tuvalete gitmek, dışkılama işlemi sırasında şiddetli ıkınma ihtiyacı, karın bölgesinde şişlik, acı ve ağrı, bağırsakların tam anlamıyla ve yeteri kadar boşalmaması, tıkanma hissi kabızlık şikayetinin belirtileri olarak kabul ediliyor. Kabızlık sebepleri olarak posadan ve lif yönünden fakir beslenme, yetersiz egzersiz ve aşırı hareketsiz bir yaşam, yağsız yemek yeme ısrarı ve katı diyetler, yetersiz sıvı alımı gibi faktörler bir araya geldiğinde kabızlık problemi yaşamak olası. Bu doğal sebeplerin haricinde başka hastalıkların varlığı ve yan etki olarak kabızlık problemi yaşanması da imkan dahilinde. Kabızlık genelde tehlikesi olmayan bir şikayettir ama sürekli tekrarlıyorsa tehlikeli boyuta ulaşabilir. Kabızlığa acil çözüm olarak sabah uyanır uyanmaz 1 bardak oda sıcaklığında su ve bir kaç adet kuru kayısı, kuru erik ve kuru incir tüketmek,
Geleneksel sabah kahvaltılarının yerine yulaf ezmesi, yoğurt, meyve gibi gıdaları tüketmek he zaman kabızlığa doğal çözüm olarak önerilen maddelerdir. Bunun dışında kabızlığa anında çözüm olarak müshil yapımında kullanılan sinameki bitkisinden yapılmış çaylar, laksatif etki sağlayan ilaçlar kullanılabilir. Elbette çok düşük dozlarda ve sürekli hale getirmeden… Bunun haricinde eğer kabızlık 4-5 gündür devam ediyorsa ve fiziksel anlamda ızdırap vermeye başladıysa bir sağlık kuruluşuna başvurmak, acil olarak lavman yaptırmak ciddi riskleri bertaraf etme açısından önemli olacaktır. KABIZLIKTAN KAYNAKLANAN BAŞAĞRISI Devamlı kabızlık çekenlerdedüz bağırsak deforme olurve makat çevresinde cepler oluşmaya başlar. Bu ceplerde toplanan dışkı sümüksel sıvı ve iltihap gibi maddeler makat çevresinde bulunan ve beyin ile bağlantılı yaklaşık 100 akupuntur noktasını etkiler. Başağrısı bı akuputur noktalarının etkisiyle hissedilir. Bu nedenle ağrıkesici almak yerine, soğuk suyla taharet almaya alışmak, zaman zaman müshil ve lağman kullanarak barsakları boşaltmak daha mantıklıdır. Bu tıp başağrılarından kalıcı olarak kurtulmanın en kolay yolu kabızlıktak kurtulmaktır.
KOLON KANSERI BELIRTILERI NELERDIR
Kolon kanseri en tehlikeli hastalıkların başında geliyor. Peki bu hastalık neyden kaynaklanır ve belirtileri nelerdir? İşte
Kolon diye adlandırdığımız kalın bağırsak, yaklaşık 2 metre uzunluğundaki sindirim sisteminin ince bağırsaktan sonra gelen kısmıdır. Özellikle batılı ülkelerde sık karşılaşılan kolon kanseri oldukça büyük bir öneme sahiptir. Toplumda görülme sıklığı 10000 de 5 dolayındadır. Erkekte ve kadında eşit oranda görülen kolon kanseri bütün kanserler içinde görülme sıklığı bakımından 3. sırada yer alır.
NEDENLERİ
|
KOLON KANSERİNDEN KORUNMA
Yağlı besinlerle kolon kanseri arasında doğrudan ilişki vardır. Yağ oranı az besinlerin tüketilmesi gerekir. Kırmızı et ve yağlı besinler kolon kanseri ihtimalini arttırmaktadır. Bu nedenle bu besinlerin az miktarlarda tüketilmesinde fayda vardır.
Kolon kanserinden korunmanın bir diğer yolu ise düzenli kontroller yaptırmaktır. Yapılan muayene ve kolon görüntüleme yöntemleri hastalığı önlemek veya erken tanı koymak için gereklidir. Özellikle ailesinde kolon kanseri olanların ve risk altındaki kişilerin yaptırması gerekir.
Bunların dışında egzersiz yapmak, yeşil çay tüketmek bağırsak düzenini sağladığından dolayı koruyucudur. Yeşil çayda bulunan bir maddenin kanser gelişimini önlemede etkili olduğu belirtilmektedir.
Dünyadaki bütün canlı varlıklar-virüs, mikrop,sinek, böcek, bitki, balık , hayvan, insan hepsi iki kıvrımlı DNA' ya sahiptır.
Normal yaşam süren bir insanın veya dünyadaki herhangi bir canlının DNA'sı doğumdan ölüme kadar geçen sürede değişim geçirmez. Değişimlerin oluşması içinyüzlerce yıl gibibir ömrü aşan uzun zaman gerekir.
Fakat bilim adamlarıbugün, DNA'daki değişimlerin kısa periyotlar içinde gerçeklelşmesinin mümkün olduğunu, insan ömrü süresince belirli bir değişim olabileceğini söylüyorlar.
DNA'daki değişime uğramasının en kolay yolu bir virüsle etkileşimidir. Epsteyn Barr ve Herpes 6 gibi DNA virüsleri hücresel yapıda değişikliklere sebebp olabilir; özellikle lazer ışını ile birlikte.
Aromalar, lazer ışını, bazı sese titreşimleri ve yankılanmalar DNA moleküllerinin içindeki iki kıvrımın çözülmesine ve değişime açık hale gelmesine neden olabilir. DAN'daki değişimleri araştıran bilim adamları " Tahminen 20-30 sene önce başlıyan süreçte bir değişim içindeydi. Artık insan DNA'sı 12 kıvrımlı hale gelmektedir. Bu türümüzün sonuçlarının ne olacağı henüs bilinmeyen bir değişimdir." diyorlar. Bazı araştırmalara göre insanlardaki DNA değişimi 2012 yılına kadar tamamlanacak Bu tarihten itibaren dünyada iki kıvrımlı DNA'ya sahip insan kalmayacaktır. Bunun anlamı dünyada genetiği değişmemiş, gerçek anlamda insan kalmayacaktır. Bu olağan üstü dönüşümde yani henüs bilinmeyen bir tür varlığa geçişte, insan ne gibi belirtiler hissedebilir? bilim adamlarını cevaplarına bakalım.
* DNA ve hücereler değişimdenden geçerkeninsan kendini bulunduğu yerde değilmiş gibi hissedebilir.
* Yorgunluk hissedebilir, çünkü beden hücreleri tamamen değişmekte ve insan yeni yeni bir varlığa dönüşmektedir. Bir bebek gibi çokdaha dinlenme ve uykuya ihtiyaç duyabilir.
* Tüm bedenin titreşmesi, özellikle geceleri dinlenme sırasında.
* Görüne bir sebep olmadığı halde, ruhsal çöküntüler
* Yoğun kas spazmları- boyun ve bel ağrıları
* Erkeklerde yorgunluk hissi ve huzursuzluk, kadınsı duygular.
* Zihinsel Karışıklıklar | * Sebepsiz ağrı ve sızılar | * Baş dönmesi |
* Kulak çınlaması | * Kalp çarpıntıları | * Sıklıkla nefes güçlüğü |
* Bağışıklık sisteminde değişimler | * Hadınlarda ağlamalar ve erken menepoz |
Öyleyse;
* Günlük hayatın her anında, karşımıza çıkan her mağazada, yeni model her asansörde sürekli çalan, sinemalarda dört taraftan bizi bombardıma tuttan yankılı ve ses dağılımlı üzikler.? Her köşede satılan ve her hastalığa karşı kullanılan hemeopatik ilaçlar.
* Rekombinant-DNA ilaçlar, özellikle aşılar, hormanlar, vitaminler ve enzimler
* Senetik aromalar * Soğuk lazer terapisi, lazer cerrahi ve lazer epilasyon * "Enkanle olmuş varlıklardan" öğrenilen diğer yöntemler
İNDİGO VE KRİSTAL ÇOCUKLAR
Bir süredir dünya, yeni tip çocuklar üzerinde konuşmaya, tartışmaya başlamıştır. İndigo ve krıstal diye adlandırdığımız bu çocuklar olarak adlandırılan bu çocukların DNAlarında ve vücutlarında yapısal farklılıklar gözlenmektedir.;
* DNA'ları iki kıvrımlı değil 12 kıvrımlıdır. * Deri kulak, göz, kafatası, beyin, sinır ve sindiirim sistemleri farklıdır.
* Kafatası ile beyinleri arasında bir boşluk vardır
* İndigoların aralarında indigo rengi hakimdir. Bu renk dünya varlıkları aurasında yoktur. Kristal çocuklarda ise daha yüksek titreşimli bir enerjiyle ve DNA'larının 12 ipliğide tam kullanılabilir olarak doğarlar. Çoğunun aurasında tek renk kırmıızııdır.
* Son derece zeki, kendilerinden emin ve adeta başka dünyalardan gelmiş gibilerdir.
* Kimse onlara söz geçiremez, istedikleri her şeyi yaptırabilirler.
* İndigo çocuk suçluluk, krıstal çocuk korku ve her ikiside utanma duygusunu hiç bilmezler.
* Üç dört yaşlarında bile yetişkinlerin kullanmadığı kadar iyi bilgisayar kullanırlar. Küçük yaşta olağanüstü anlayış ve güç sergilerler.
* Büyük, içe işleyen gözleriyle uuzun süre insana bakar, ruh kayıtlarına erişip onun kim olduğunu ve aklından geçenleri okurlar.
* Birbirleriyle farklı çok yoldan iletişim kurarlar. Birçoğu kendi web sitesine sahiptir, internet üzerinden ağ kurar, kitapları yayınlar, radyodan yayın yapar, TV proğramlarını hazırlar, ve proğramlara katılır, bazı televizyon proğramlarında olağanüstü güç sergilerler.
* Krıstal çocukların % 50si her hastalığı tedavi edebilen şifacılardır.
ZİHİN KONTROLÜ
" İnsan vücudu bir elektrokimyasal sistemdir ve artık bu sistemi etkileyecek mekanizma üretilmiştir. Bu mekanizma insanların beynindeki elektomanyetik dalgaların normal seyrini sekteye uğratabilir. Bu yolla insanların davranışları değiştirşlebilir Belli bir zaman diliminde insan biyorobt düzeyine indirilebilir.
İnsan organizması elektrokimyasal bir biyolojik sistemdir. Normal aktşviteside elektrokimsasal bir karekter taşır. Nöronların elekrokimsal aktiviteleri sonucu elektrımanyetik dalgalar oluşur Beyinsel faaliyetler bu elektromanyetik dalgaların frekansına bağlı olarak gerçekleşir. Dolayıısıyla beyin faaliyetini fafrklı yollarla dışarıdan değiştirmek mümkündür. Bu yolların en etkilileri şunlardır:
* Ses kaynağından gelen ses frekansları ile beynin ürettiği elektromanyetik dalgaların rezonnans etkileşimi ( binoral aktivite gibi )
* pisikoprotik maddelerin beynin kimyasını değiştirmesi: Örneğin; sentezik aromalar, aspartam, titanyum dioksit giibi gıda katkı maddeleri, kafein, alkol gibi uyuşturucular. Hormon vitamin, nöromediyatör, stimülan, antideprasan gibi tıbbı ilaçlar; benzen touen, ksilen giibi kimyasallar.
* hariici elektromanyetik dalgaların beyinsel elktromanyetik dalgalrı etkilemesi.
Bu sebebe bağlı ağrı önce ayakların arkasından başalar, beli ve sırtı geçer, ense çukurundan yukarı yükselir ve burun köküne kadar inebilir. Aynı zamanda büyük ve küçük tansiyon birliktr yükselerek başağrısını artırabilir. Bu top başağrısı idrarı uzun süre tutma, kabızlık veya hazımsızlıktan sonra görülür.Bu durumda alınan ağrı kesiciler böbrek rahatsızlığını artırır, rahatsızlık arttıkça başağrısıda giderek şiddetlenir. Çözüm ağrı gideri almakta değil, böbreklerin tedavisindedir.
Bugün dünyada kronik böbrek yetmezliğinin en sık rastlanannedenlerinden birinin ağrı kesiciler ve aspirin olduğu tesbit edilmiştir. Bu kronik diyaliz hastaları arasında yıllarca ağrı kesici ve aspirin kullananaların sayısının yüksek olduğu anlamına gelir.
Kaynak : GERÇEK TIP kitabından alınmıştır.